28 Kasım 2011 Pazartesi

Bir Dal Sigara

Kadın,ince parmaklarıyla kavradığı kahve fincanını,kahverengi sehpanın üzerine bırakırken sigarasının bitmiş olduğunu farketti.''Umarım o adamın benim için ayırdığı bir dal sigarası vardır'' diye içinden geçirdi.Sonra kendi kendine alaycı bir gülümsemeyle ''O adamdan yalnız bir dal sigara ummam ne acaip'' diye ekledi. Ama bu insancıl bir istekti,şuan yalnızca bir dal sigaraya gereksiniyordu.
 

Zil çaldığında,kadın kendini henüz hazır hissetmediğini farketti.Zaman kazanmak için fincanın yarısına kadar dolu olan,ılıklaşmış kahveyi tek bir yudumda ve gözleri yarı açık hâlde bitiriverdi.Sanki yeni orgazm olmuş gibi yalpalayarak doğruldu ve kapıya yöneldi.



Kapı açıldığında karşısında iri gövdeli,iri gözleri olan,kendinden emin bir beyefendiyi buluverdi.Onu baştan aşağı süzdü ve hafif bir tereddütle sağ elinin içiyle içeriyi işaret etti.Bu daveti sabırsızlıkla bekleyen adamın pembe dudakları sanki bir anda griye dönmüş ve iri gözleri de bir rehavet esnasında küçülmüş gibiydi.


Adam hiç konuşmamıştı ve aslında genç kadın onun sesini bile merak etmiyordu.Adamın üzerinde gri bir t-shirt(ve belki de dudaklarının grileşmiş görünmesinin nedeni de buydu-ve lacivert bir pantolon vardı.Bu sessizliği bozan genç kadının zarif merhabası oldu.Aynı kibarlıkta adam ''merhaba'' dedi.Bu merhabanın arkasında inceden inceye bir süzüş gizliydi.Adam,genç kadının kırmızı geceliğini,vücuduna oranla ona daha iri gelen bacaklarını ve göğüs dekoltesini kadına farkettirerek inceledi.Genç kadın gülümseyerek;


-''Memelerim orjinal''dedi.Adam da gülümsedi.Sustular.Sessizce adamın yanına ilişiverdi kadın.Hissizdi ve bu hissizlik odanın her yerine yavaş yavaş doluyordu.Hafif nasırlı elleriyle kadının yüzüne dokundu adam ve sabırsızca göğüslerine ve bacaklarına indi.Kadın hâlâ hissizdi.Bir ara gözleri adamın aletine ilişti ve ''Aman Tanrım! ne realist bir yaratık'' diye söylendi.Adam umursamadan dokunmaya devam etti.


Gözlerini kapattı kadın ve üzerinde gezinen ellerin bir kağıt parçasından farksız olduğunu hissetti.Geceliğini parçalayan bu eller,sessizliği öyle derinden yaralıyordu ki kadın susmaya bile cesaret edemedi.''Yavaş'' diye bağırdı.Adam küstahça çıkıştı:''Acelem var!''Bu iki sözcük hayatının en acımasız cümlesini iliştirmişti kulağına.''Acelem var.''Bir süre sessizlik oldu ve kadın gözlerini açtığında adam çoktan aletini dışarıya çıkarmış sağ avcuyla okşuyordu.
Dişleri ağzından büyük geldi bir an ve gözlerine bakmaya korktu.Bu bir katilin gözleri olabilirdi ya da bir şizofrenin.Gözlerini kapatmayı yeğledi,vücudunun adamın isteğine göre şekillenmesi onun pek hoşuna gitmiyordu.Ve nerede ne şekilde durduğunu bile farkedemedi.Sadece ''bir dal sigara tüm yorgunluğumu alırdı'' diye geçirdi içinden.Üzerinde gezinen dudaklardan,ellerden ve adamın aletinden neredeyse bihaberdi.Bu yüzden gözlerini de açmıyordu.Gerçekle karşılaşmak ona acı verebilirdi.


Hafifçe inledi.Bu inlemenin bir dal sigara hayalinden kaynaklandığına kendisini öyle inandırmıştı ki daha yüksek bir iniltiyle elini saçına götürdü.Adam bu inlemelerden zevk alıyor ama daha fazlasını yeğliyordu.Vücudunun üzerinde bir boşluk hissetti.Cesaretini topladı ve gözlerini açtı.Adamı göremedi ama vücudunun aldığı hâl kendinden iğrenmesine neden oldu.Adamın sesi ensesine vurdu:''Paranı buraya bırakıyorum''Seksi bir sesle cevapladı kadın:''Bir dal da sigara bırak''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder